Garo Paylan’ın Azerbaycan’a yönelik hezeyanına cevabımdır
Eski HDP Milletvekili Garo Paylan’ın bir Youtube kanalında Azerbaycan‘a yönelik çirkin açıklamaları büyük tepki çekti. Paylan daha sonra İngilizcesi’nin iyi olmadığını, sözlerinin yanlış anlaşıldığını iddia etti.
Paylan’ın açıklamalarına Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurul Üyesi ve Türkiye Azerbaycan Dostluk İşbirliği ve Dayanışma Vakfı Başkanı Prof. Dr. Aygün Attar’dan sert yanıt geldi.
Attar, “Garo Paylan’ın Azerbaycan’a yönelik hezeyanına cevabımdır” başlığıyla bir metin kaleme aldı.
İşte Attar’ın Garo Paylan’a cevabı
“Garo Paylan’ın Azerbaycan’a yönelik hezeyanına cevabımdır.
Şu adam bir zamanlar Agos gazetesinde köşe yazarıydı .
Sonra HDP’den milletvekili seçildi.
Bizim maaşımızdan kesilen vergilerle hazırda emekli vekil olarak rahat yaşamını sürdürmeye devam ediyor ama rahat durmuyor .
TBMM üyesi iken bile hem yurt içinde hem de yurtdışında Türkiye ve Türklük aleyhine tam gaz çalıştı.
Doğup büyüdüğü ekmeğini yiyip suyunu içtiği toprağın değil başkalarının sesi oldu.
Aktif diaspora faaliyeti nedeniyle Hocalı’da eli kana bulaşan Ermenistan Devlet Başkanı Sarkisyan tarafından yakasına altın madalya takıldı.
Garo Paylan siyasette olma nedenini kendi ifadesiyle Agos gazetesine şöyle açıklamıştı:
“Türkiye’nin Ermeni soykırımını tanıması ve soykırım kurbanlarının torunlarından özür dilemesine muvaffak olunması… “
16 Mayıs 2017’de (kendisi vekil iken)Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına başvurarak Paylan hakkında Kanada’da Türk devleti aleyhine yaptığı bir konuşma nedeniyle suç duyurusunda bulunmuştum.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP Vekili Garo Paylan hakkında 301. ve 299. maddelerden fezleke düzenleyerek yargılanmasına izin vermişti.
Aynı Garo Paylan şimdi kalkmış Ermenistan adına Azerbaycan’a yönelik boyunu aşan, başından büyük “derin stratejik hedeflerini” açıklamış.
Paylan’a göre, Azerbaycan’ı uyutmak için politika gereği bir elini ona uzatarak oyalama taktiği yapan Ermenistan, diğer eliyle de Fransa ve Amerika’dan ordusunu güçlendirmek için silah
temin edecekmiş.
Ermenistan, 3-5 sene içinde güçlendireceği (!) ordusuyla Azerbaycan’a saldıracak ve hayalini kurduğu toprakları alacakmış.
Genelde mahalle çocukları arasında buna benzer mavra atanlara ‘Yürü be koçum kim tutar seni’ denilir ama…
Karşımda yaşını başını almış saçı sakalı ağarmış adamın bunları konuştuğunu görünce ne gözlerime ne de kulaklarıma inanmak istemedim.
Yayını birkaç kere izledim, aynen bunları söylemiş.
İnsanlık hali dedim, Garo Paylan muhtemelen şu yayın öncesi mabadı açık uyumuş. Çünkü mabadı açık uyumak gerçek olmayan şeyleri gerçekmiş gibi algılamaya sebebiyet veren bir durumdur.
Başka türlü eli kalem tutan, yazar çizer bir insanın ve (sırf Türk düşmanlığı yaptığı için HDP/DEM tarafından torpilli şekilde olsa da) parlamenter ol(durul)muş birisinin şöyle mantıksız açıklama yapması imkansızdır.
Ne yani, Ermenistan silahlanacak Azerbaycan da oturup dost olmayan kendisine saldırmak için hazırlık yapan komşusunun güçlenmesini eli kolu bağlı şekilde bekleyecek mi?
Ne yani, Ermenistan’ın normalleşme süreci adı altında Türkiye ve Azerbaycan‘a hangi numaralar çekmek istediğinin farkında olunmadığını mı zannediyorsunuz?
Ne yani, aklının zekatı bile sizin gibi kırk kişiye yetecek Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in hafife alınamayacak diplomatik ve askeri zekasının sizin ucuz numaralarla yaranmaya çalıştığınız Batılı devletlerce fark edilmediğini mi düşünüyorsunuz?
Bakınız, şuradan tüm cümle aleme açıklıyorum.
Azerbaycan devleti ve milletiyle sizin ciğerinizi biliyor.
Sizin erdem dışı siyasi manevralara nasıl yatkın olduğunuzunun gayet farkında.
Otuz yıl, dile kolay Azerbaycan topraklarının işgal altında tutulduğu otuz koca yıl söz konusu Ermenistan olunca ister diplomatik ister askeri isterse de insani açıdan Azerbaycan’a size yönelik atılacak her adım için tam otuz kez düşünüp taşınmayı öğretti .
Allah düşmanın bile mert olanını nasip etsin derler.
Azerbaycan karşısındakinin mert olmadığını bilse de hem diplomatik arenada hem askeri sahada mertçe savaştı ve bu duruş beraberinde Karabağ Zaferi’ni getirdi.
Demem o ki kendine gel, haddini aşma Garo Paylan, aksi taktirde paylanırsın!
Not: Paylanmak, başkası tarafından kendisine sert sözler söylenmek, azarlanmaktır.
Prof.Dr.Aygün Attar”