Cumhurbaşkanı Erdoğan: İzmir tarihinin en karanlık devrini yaşıyor – Son Dakika Türkiye Haberleri
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İzmir ve Manisa il kongrelerinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk adresi İzmir‘di. Erdoğan’ın burada yaptığı konuşmada hedefinde ana muhalefet partisi CHP vardı.
CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi yöneticilerini eleştiren Erdoğan, “Yağmur çiselese İzmir’i su basıyor, umurlarında değil. Rüzgar kıpırdasa İzmir yaşanmaz hale geliyor, havaya bakıp ıslık çalıyorlar.” diye konuştu.
İzmir’in “tarihinin en karanlık, en bakımsız, en perişan devrini yaşadığını” belirten Cumhurbaşkanı, “İzmir her alanda geriliyor. Bu kötü gidişat İzmir’in kaderi değildir.” ifadesini kullandı.
Ekonomiye ilişkin de önemli mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, enflasyonla mücadelenin somut sonuçlarının bu yıl sonuna doğru daha iyi görüleceğini söyledi.
Erdoğan, İzmir-Ankara Yüksek Hızlı Tren Hattı’nı da 2027 yılında bitirmeyi hedeflediklerini açıkladı.
“YAĞMUR ÇİSELESE İZMİR’İ SU BASIYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
“İzmir’e sahip çıkmak buraya aşkla hizmetle olur. İzmir’in hemen tüm mahalleleri, denizi perişan vaziyettedir. Tek işi vatandaşa hizmet etmek olanlar, maalesef vatandaşa hizmetten başka her işi yapıyor. Yağmur çiselese İzmir’i su basıyor, umurlarında değil.
“İZMİR HER ALANDA GERİLİYOR”
Rüzgar kıpırdasa İzmir yaşanmaz hale geliyor, havaya bakıp ıslık çalıyorlar. Bir zamanlar medeniyet sembolü İzmir, tarihinin en karanlık, en bakımsız, en perişan devrini yaşıyor. İzmir her alanda geriliyor. Bu kötü gidişat İzmir’in kaderi değildir.
MUHALEFETE TEPKİ
Hakaret suçundan yargılanan edepsizleri önce protokole oturturlar sonra özür dilerler. CHP Genel Başkanı bile bu durumun farkına varmış olmalı ki İzmir’in temsilindeki sorunları ikrar etmek mecburiyetinde kaldı. Görevlerini yapmaktan aciz yönetimlerin başarısızlıklarını Atatürkçülük maskesiyle, çağdaşlık perdesiyle gizlemeye çalışması ayrı bir hastalık. Muhalefeti, alternatif vizyon üretme sorumluluğu olmaktan çıkartıp, Türk milletinin düşmanı kim varsa değirmenine su taşıma aracı haline bunlar getirdi. Gazi’nin emaneti olan Cumhuriyet’e en büyük zararı, sorsanız Atatürkçülüğü ve Kemalizmi kimseye bırakmayan işte bu mirasyedi tayfa vermektedir.
“TÜRKİYE OLARAK KENDİMİZİ HİÇBİR MESELENİN DIŞINDA TUTMAMIZ MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Türkiye olarak kendimizi hiçbir meselenin dışında tutmamız mümkün değildir. Rusya-Ukrayna savaşından, Suriye’deki devrime, Akdeniz’deki enerji çekişmelerine kadar her konu bizim gündemimizdedir.
“ARTIK ESKİ TÜRKİYE YOK”
Artık eski Türkiye yok. Küresel etki alanımızı geçmişle mukayese etmeye kalkmak ülkemize yapılacak en büyük haksızlık olur.
“EKONOMİDE HEDEFLERE ULAŞACAĞIZ”
İnşallah enflasyonla mücadelemizin somut sonuçları bu yıl sonuna doğru daha iyi görülecektir. Makroekonomik verilerimiz gayet olumlu seyrediyor. Ekonomik programımız hedeflerine ulaştıkça sabit ve dar gelirlilerden başlayarak herkesin refah seviyesini daha da yükseltecek adımları sıklaştıracağız.”
AK PARTİ MANİSA İL KONGRESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ikinci durağı ise Manisa oldu.
“YIKICI VE DIŞLAYICI OLMAYACAĞIZ, YAPICI OLACAĞIZ”
Erdoğan’ın burada yaptığı konuşmasından satır başları şöyle:
“23 Şubat’ta büyük kongremizi yapmak suretiyle kongre maratonumuzu tamamlayacağız.Yıkıcı ve dışlayıcı olmayacağız, yapıcı olacağız. Kardeşlik siyasetiyle 85 milyonun arasında gönül köprüleri inşa edeceğiz.
“GEREKSİZ TARTIŞMALARLA VAKİT KAYBETMEMELİYİZ”
Ülkemizi ve geleceğimizi doğrudan etkileyen kritik gelişmeler vuku bulurken biz boş işlerle, boş gündemlerle kendimizi meşgul edemeyiz. Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmek için daha çok ter dökmemiz icap ediyor. Gereksiz tartışmalarla vakit kaybetmemeliyiz. Muhalefetin iş bilmezliği bizim referansımız olamaz. Muhalefetin beceriksizliğine bakarak rehavete kapılamayız.
CHP’YE TEPKİ
Gazze’de 471 gün sonra ateşkes sağlanmış, Suriye’de 13,5 yıl süren zulüm sona ermiş, Avrupa’da ırkçı partiler hükümet devirecek seviyeye gelmiş, ticaretten, teknolojiye, dünyada büyük değişimler yaşanıyormuş. Bunların hiçbiri muhalefetin umurlarında değil. Gelişmelere ilişkin en ufak fikirleri yok. Varsa yoksa kendi çıkarları ikballeri. Kavgayı kuyu kazmayı kendi seçmenlerini bile bıktıran güç mücadelelerini burada saymaya gerek dahi duymuyorum. Onları acıyarak ülkemiz muhalefetine dair utanarak izliyoruz. Bay Kemal’i bir günde istenmeyen adam ilan ettiler. 14-28 Mayıs seçimlerindeki hezimetin faturasını Bay Kemal’e çıkarttılar. 85 milyonu yönetmeye layık gördükleri şahsı CHP’nin başına layık görmediler. Şimdi ne kapısını çalan var ne fikirlerini merak eden var.
“CHP’NİN NORMALLEŞMESİNE FIRSAT VERMEDİLER”
CHP’nin normalleşmesine ne yazık ki fırsat vermediler. Daha sonra eskisinden daha büyük bir savrulma yaşadılar. Eskisinden daha büyük bir savrulma yaşadılar. Türkiye‘nin ana muhalefet partisinin elinde asker polis kanı olan marjinal sol örgütlerin sloganıyla polise saldırdığını görüyoruz. Öyle hakaretler, öyle kelimeler, öyle tehdit dolu cümleler kullanıyorlar ki karşılarındaki kitlenin dahi yüzü kızarmıyor. Daha güya gazeteci ve siyasetçi kılığında uyanıkların sahnelediği üçüncü sınıf tiyatroları burada saymıyorum.
“ADALETİN TECELLİSİNE ENGEL OLAMAYACAKLAR”
Ama ne yaparlarsa yapsınlar, adaletin tecellisine engel olamayacaklar. Şu trajikomik durumu söylemek isterim; adliye önünde polise karşı attıkları slogan 1971 yılında Ziraat Bankası’nı soyan bir sol terör örgütüne ait.
“BULA BULA SOYGUNCULARIN VE KATİLLERİN SLOGANINI BULMUŞLAR”
Aramışlar taramışlar dere tepe düz gitmişler bula bula soyguncuların ve katillerin sloganını bulmuşlar. Banka soyanların sloganı on yıllar sonra belediyeleri soyanların sloganı haline dönüşmüş. Kırmızı kart gibi bu yeni sloganları da CHP’ye çok yakışmış. Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş.
“FAŞİZME BOYUN EĞMEDİK, SOKAK TERÖRÜNE TESLİM OLMADIK”
İktidar kazanmasın da Türkiye kaybederse kaybetsin anlayışına sahip muhalefetle mücadelemizi sürdüreceğiz. Faşizme boyun eğmedik, sokak terörüne teslim olmadık.”