Uzmanlar uyardı: Deniz ürünlerindeki gizli tehlike
Mikroplastikler, 1 ila 5 milimetre arasında değişen plastik parçacıklar olarak tanımlanıyor. Bu parçacıklar, okyanuslara karışan plastik atıkların rüzgar, güneş ışığı ve mikroorganizmalar tarafından parçalanmasıyla oluşuyor. Ifremer’in yaptığı bir araştırmaya göre, okyanus yüzeyinde 24,4 trilyon mikroplastik bulunuyor.
Bu plastikler, besin zincirindeki en alt seviyeden en üst seviyeye kadar tüm deniz canlılarına ulaşıyor. Mikroalglerden yılan balıklarına kadar birçok tür bu plastikleri sindiriyor ve bu durum hem ekosistem hem de insan sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Science Alert’te yer alan makaleye göre; araştırmalar, mikroplastiklerin deniz hayvanlarında toksik etkiler yaratabildiğini gösteriyor. Örneğin midelerde sindirim sistemini tıkayabilir, bağışıklık tepkilerini harekete geçirebilir, DNA hasarına neden olabilir ve hücresel işlevler için gerekli genlerin ifadesini bozabilir. Mikroplastiklerin içeriğindeki ftalatlar gibi kimyasal katkı maddeleri, hormonal sistemleri bozarak deniz canlıları ve insanlar için endokrin bozukluklara yol açabilir.
Deniz ürünleri tüketen insanlar her yıl binlerce mikroplastik parçacığı sindiriyor. İnsan vücuduna girdikten sonra bu parçacıkların balıklarda gözlemlenen zararlı etkileri yaratabileceği düşünülüyor. İnsan hücreleri üzerinde yapılan araştırmalar, mikroplastiklerin hücresel işlevleri bozabileceğini ortaya koyuyor. Ayrıca, bu plastikler patojenler ve bakteriler için taşıyıcı görevi görebilir, enfeksiyon riskini artırabilir.
Uzmanlar, mikroplastiklerin besin zincirindeki birikimini kontrol altına almak için acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor. Plastik kullanımını sınırlamak ve geri dönüşüm teknolojilerini iyileştirmek, bu çevresel ve sağlık krizini yavaşlatmada kilit bir rol oynayabilir.